Necmi DEMİR
Prof. Dr. Abdullah SOYKAN
Mesudiye tipik Karadeniz yerleşme özelliğini göstermez. Yerleşim alanları toplu olup halk bir arada yaşamaktadır. Kırsalda yaşayan aileler kış aylarında büyük kentlerdekievlerine geçici olarak göç ederler. Yaz başlangıcında ise birçok Mesudiyeli köylere ve yaylalara geri döner. Dolayısıyla gerek İlçe merkezi ve beldelerde gerekse köylerde yaz ve kış nüfusu büyük farklılıklar gösterir. Yörede tipik Karadeniz ev mimarisi örnekleri yerini büyük şehirlerdeki gecekondu tarzı evlere bırakmaya başlamıştır. Evler genelde ahşap veya taş ahşap karışımından yapılmıştır.
İlçede bulunan bazı yöresel mimariye ait son örnekler denilebilecek evler Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından doğal ve kültürel varlık olarak tescil edilmişlerdir. Cedid mahallesinde bulunan Cemil Ortaçlara ait iki katlı ve kare planlı evin alt kat duvarları taş, üst kat duvarları ise bağdadidir.
Rüştiye mahallesinde eğilimli bir arazide bulunan ve Biltekin Özdemir’e ait olan ev kademeli şekilde üç kattan oluşmaktadır. Her kata ayrı ayrı cephelerden girilmektedir. Orta kat giriş kapısı üzerinde el şeklinde iki adet kapı tokmağı vardır. Tüm katlarda günlük oda olarak kullanılan odalarda taş şömine vardır. Tavanlar ahşap olup çıtalı tavan işçiliktir. İlçe merkezinde bunlardan başka az da olsa kültür varlığı olarak tescillenmiş başka binalarda vardır. Mesudiye eski yıllarda sahip olduğu yöresel mimarinin en güzel örnekleri olan konak ve evlerini muhafaza edebilseydi kuşkusuz ülkemizde başka yerlerde örnekleri olan kasabalarla yarışırdı.